23 Haziran 2010 Çarşamba

fighting dark forces in the clear moon light



geceleri çok rahat uyuyabilen bir insan değilim. özellikle yattığım yere göre değişse de üç aşağı beş yukarı durum bu. başını yastığa koyduğu anda uykuya dalabilen insanları da hep kıskanmışımdır, kardeşim mesela, eskiden aynı odada yatarken konuşmanın ilk beş dakikasından sonra bakardım ki uyumuş. böyle zamanlarda o kişiyi sarsıp uyandırmak, ben uyumadan uyutmamak gibi psikopatça hisler de uyanmıyor değil içimde :) son zamanlardaysa tek başıma uyumakta güçlük çekiyorum. ya çok yorgun olmam lazım uyuyabilmem için, ya da illa bir ses olması lazım. evde tv karşısında mışıl mışıl uyurum, buradaysa açıyorum diziport'tan bi diziyi, bilgisayarı yatağımda yan çevirip onu izlerken uyuyorum. kaç kere sabah kalktığımda aynı pozisyonda buldum bilgisayarı, kaç kere yere düştü... evde ses olması meselesi de ayrı, tek başına 12 m2 bi odada yaşayınca bi süre sonra kafayı yemeye başlıyosun, kafandanki sesleri bastırabilmek için de başka bir ses lazım. bu günün 8 saati dizi izlemek gibi bir kısır döngüye giriyor sonra. bu sayede bitirmediğim 20 dakikalık kısa romantik/komedi dizisi yok. ha eğlenceli olması önemli bir nokta, bünye aşk-ı memnu'dan başka dram kaldırmıyor artık.

ne diyodum, uyku. huzurlu uyuyamamak yeterince eziyetken bir de bunun sürekli başınıza kakılışı var. aslında ortalama olarak ancak 5-6 saat uyuyorum günlük, bazen daha az bazen daha fazla. bu aralar 4-9.30 arası mesela. ama sürekli 'çok uyuyosun bıdıbıdı' diye konuşanlardan daha az olduğu kesin. sabahları erken kalkamamam sanırsın dünyanın en büyük problemi! hatta dayım senelerce benle 'gece gözü açık gündüz gözü kapalı' diye dalga bile geçti. ama işte illa onlar gibi olmak lazım, yoksa bir kere değil beş kere değil, senelerce eziyet çektirmeye devam ediyorlar. anlayamadığım nokta da bu; işimi aksatmıyorum, okulumu bitirdim, masterımı yapıyorum, şimdiye kadar ne uçak ne otobüs kaçırmışlığım var uyuyakalıp, kendimce çoğu insandan daha iyi bi noktadayım hayatımda, e bre zındıklar neden susmuyorsunuz? hakkaten hala bu konu hakkında konuşan insanlar sırf konuşmuş olmak için konuşuyorlar gibime geliyor, bi kulağımdan girip öbür kulağımdan çıkmasını geçtim, bi yerden sonra kendilerini düşürüyorlar gözümde. senelerdir vazgeçmeden eleştiren insan ya eleştirmeye yargılamaya çok meraklıdır, ya başka işi gücü yoktur. üzgünüm ama bi yerden sonra 'sen kendi haline bi bak' diyorum içimden. sanırım insanların seni olduğun gibi kabul etmesi ve saygı göstermesi çok zor, özellikle benim ailemde, böyle küçük şeylerde bile kendini belli ediyor. bir de gay falan olsaydım nolurdu mazallah?

ha bir de, genelde bölük pörçük ve bol rüyalı uyurum; uzun rüya gördüğünü söyleyenlerin ağızları benimkileri duyunca açık kalıyor, bi ara yazarım bikaçını. rüyamda kaç kere uyuyakalıp sınavı kaçırdım bi bilseniz, sanırım tek endişem bu :)

---

Hiç yorum yok: